Deniz canlılarının yuvası: İnönü vapuru
Dalış tutkunları, Marmara Denizi'nde resif amaçlı batırılan "İnönü" vapurunda farklı bir deneyim yaşıyor.
CMAS 2 yıldız dalıcı olan Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım da, ilçe sahilinde sıklıkla yaptığı dalışlarla her geçen gün artan deniz canlılığını yakından takip ediyor.
Uzun yıllar yolcu taşımacılığında kullanılan "İnönü" vapuru, su altı canlılığını artırmak ve dalış turizmine katkı sağlamak amacıyla 5 yıl önce batırıldığı İzmit Körfezi'nde, görevini "deniz canlıları yuvası" olarak sürdürüyor.
İzmit Körfezi'nin mavi bayraklı plajına sahip Karamürsel ilçesinde 2013 yılında batırılan vapur, suyun 23 metre derinliğinde deniz canlılarına ev sahipliği yapıyor.
Başta İstanbul olmak üzere pek çok dalış tutkunu, Marmara Denizi'nde resif amaçlı batırılan tek vapurda keşif yapma, su altı canlılığını yakından görme imkanı buluyor.
CMAS 2 yıldız dalıcı olan Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım da, ilçe sahilinde sıklıkla yaptığı dalışlarla her geçen gün artan deniz canlılığını yakından takip ediyor.
Yıldırım, kurucusu olduğu Karamürsel Sualtı Sporları Kulübü Derneğinde (KARSAD) dalış imkanı bulduğunu söyledi.
Yıldırım, geçmiş yıllardaki yaklaşımların deniz dibinde sıkıntılara yol açtığını anlatarak, "Son 15 yıldır, özellikle Kocaeli Büyükşehir Belediyesi ile İzmit Körfezi'nde büyük bir gelişimi hep beraber yaşıyoruz. Arıtma tesislerinin çalıştırılması, deniz yüzeyi ve deniz altının geliştirilmesiyle ilgili yapılan çalışmalar güzel sinyaller veriyor" dedi.
Su altı canlılığının artırılmasında yapay deniz resiflerinin büyük önemi olduğundan bahseden Yıldırım, Karamürsel'de yapay deniz resifi olarak batırılan vapura dalış gerçekleştirme imkanı sunduklarını söyledi.
Yıldırım, batık vapurun deniz canlılarının yaşam alanına büyük katkı sağladığını vurgulayarak, son görevi "su altı canlılarına yuva olmak" diye belirlenen vapurun yanı sıra sahile yerleştirdikleri beton bloklarla da canlı organizmalara yaşam alanı oluşturduklarını anlattı.
Deniz canlılarının yaşam alanı bulmakta zorlandığını belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
"Geçmişte deniz dolgusuyla yaşam alanlarını yok etmişiz. Yapay resiflerle bunları tekrar kazandırmaya çalışıyoruz. Türkiye'de pek çok dalış okulu var. Bölgemizde en kaliteli dalış okullarından biri Karamürsel'de. İnsanlar buraya günü birlik gelip dalışlarını yapabiliyor aynı zamanda uzun vadeli profesyonel dalış eğitimlerini de alabiliyor. İlçemizde bu spora, su altı görselliğine merakı olanları misafir ediyoruz ama asıl bizi memnun eden dışarıdan birçok kişinin buraya gelip dalış gerçekleştirmesi. Akdeniz ve Ege'deki görsel zenginliğe henüz kavuşamadık ama her geçen gün iyileşiyor"
Yıldırım, bazı bilim insanlarının yapay resiflerle ilgili çekincelerinin olduğuna da değinerek, asla resif oluşturulmaması gerektiğini söyleyenleri buralarda dalmaya davet etti.
Yapay resiflerin, su altındaki hayata büyük katkı sağladığını vurgulayan Yıldırım, şunları söyledi:
"Denizi ve denizin altını seviyorsanız, malzemeleri buna uygun hale getirerek batırmanız gerekiyor. Resif, elimize geçeni tutup denize atmak değil. Bizim gibi bu işi sevenlerin önü açılırsa inanıyorum ki Körfez'de çok sayıda yapay resif alanı oluşturulacak, birçok canlının hayat bulması için alanlar oluşturulacak."
Yıldırım, deniz altına yatırım yapmaya devam edeceklerini belirterek, "En büyük hedeflerimden biri Karamürsel'de bir denizaltı müzesi oluşturmak. Denizin hem üstü hem de altıyla ilgileniyoruz. İnşası tamamlanmak üzere olan havuzumuzla Karamürsel'de geçmişte olduğu gibi milli yüzücüler çıkarmayı hedefliyoruz" dedi.
